FATİH AKTAŞ|DERS ADASI|FEN VE TEKNOLOJİ|FİZİK|KİMYA|BİYOLOJİ|TÜRKÇE|MATEMATİK|SOSYAL|İNGİLİZCE
  BAŞARININ SIRLARI
 

EVET BU KISIMDA SİZLERE BAŞARININ SIRALRINI VERECEĞİM.

 KURAL- 1

Başarınızı en fazla etkileyecek kişiler seçin; onları doğrudan etkileyecek ,kişisel Kitap olarak ve sürekli irtibat halinde bulunun

Bu kitabın iki hedefi var;

Önce herkesin , meslek hayatında sık sık yaptığı hataları göstererek uyarılarda bulunmak

İkincisi ,yönetimde 32 altın kuralı , özellikle iş hayatında fazla tecrübesi olmayan genç kadın ve erkekler için yazdım.

Her işte , kilit noktası olan kişiler vardır. sizi engelleyebilecek , ya da başarıya itebilecek tanıdık kişiler...Bunlar sizi bazen zirveye çıkarır , bazen mahveder.

İş hayatında iki tür tanıdık ayırt edilir:

Kendi düzeyindeki tanıdıklar:Gücünüzü kaybetmeden bulduğunuz mevkide kalmanıza yardım ederler.

Yüksek düzeydeki tanıdıklar: İlerlemenize yardımcı olurlar

İş ilişkileri, evlilikten çok aşk maceralarına benzer. Çiçek açar ve solar. Bazen tekrar çiçek açtığı, yada tamamen öldüğü olur

KURAL- 2

Şu andaki durumunuzun, yarın hatta bugün değişmeyeceğini sanmayın.

İş hayatı, elinizde tuttuğunuz bir prizmaya benzer; Görüntü sürekli olarak değişir.

İş hayatındaki çalkantılar sizi pasif olmaktan kurtarır, fırsatlar yaratır. Bunlar bir bakıma, işinizin tuzu biberidir.

Seçiminizi yapın. Kırk yılda bir değişiklik görülen mesleklerden birini seçebilirsiniz yada her telefon konuşmasının, her gelen mektubun küçük bir serüven anlamına geldiği bir iş bulabilirsiniz. Ama işlerin hiç değişmediği bir meslek bulamazsınız.

“İşler hep aynı!..” deyişi, gerçekle çelişkiye düşmektedir. İşler asla hep aynı değildir.

KURAL- 3

Mesleğiniz ne olursa olsun, kendinizi bir satıcı olarak görün

İş hayatına girdiyseniz, artık siz bir satıcısınız.

Mühendis, müdür yardımcısı, fabrika yöneticisi, sekreter, marangoz, kimyager, stilist, başkan yardımcısı olabilirsiniz. Bütün bunların hiç önemi yok. Siz, yinede bir satıcısınız.

Her Allah’ın günü, bütün bir gün boyunca diğer insanlara, kendi fikirlerinizi şirketinizin veya başkalarının fikirlerini ve hepsinden önemlisi, onlara kendinizi satıyorsunuz.

Bir satıcı olarak hiç yeteneğiniz olmadığını söyleyebilirsiniz. Bu hiç önemli değil. Zaten satıcılık yapanların çoğunda, ya pek az satıcılık yeteneği vardır yada hiç yoktur, yinede çoğu başarılıdır.

Burada sözüne ettiğimiz satış şekli, yetenekten çok davranışlarla ilgili.

İlk izlenimlerin kalıcı olmasının bir nedeni vardır. Birisi sizinle karşı karşıya geldiğinde hakkınızda hemen bilgi edinir. Onda bıraktığınız izlenimleri bilinçli bir şekilde sınıflandıramaz, ama, yinede o izlenimi alır ve bir yere saklar.

Elinizi sıkarken, gücünüzü hisseder, sesinizin cesaret yansıtıp yansıtmadığını duyar, yürümenize bakar.

Kendinizi paketleyiş biçiminizle ona pek çok bilgi verirsiniz. Giyiminize ve bakımlı olup olmayışınıza göre, sizin düzenli veya düzensiz, rahat yada sinirli, resmi veya samimi, tutucu veya yeniliklere açık bir insan olduğunuza karar verir.

Kişinin masası, çalışma odası, yada bürosu, onun hakkında neler ortaya koyar, bir bilseniz şaşırırsınız. Kendisi içeride yokken bile birinin bürosuna girerek, onun hakkında bir hayli bilgi edinebilirsiniz. Bürosu bir çalışma yeri olarak mı, yoksa bir vitrin gibi mi düzenlenmiş? Yoksa her iki durumda bu büro için geçerlimi? Oda, sahibinin özelliğini yansıtacak şekilde zevkle ve kişisel olarak mı döşenmiş? Yoksa yalnızca dekoratörün zevkini yansıtan lüks ve ultra modern bürolardan birimi. Yine aynı şekilde bir büronun genel görüntüsüne bakarak, buranın işinden nefret eden biri tarafından mı, yoksa işini çok seven biri tarafından mı kullanıldığını anlarsınız.

KURAL- 4

Yapıp söylediklerinizin gelecekte ki sonuçlarını daima düşünün.

İş hayatı , satın alanlar ve satanlardan oluşur. Hiç unutmamanız gereken başka bir kural:”Satanlar, alanlardan daima daha çok kazanır.!”

Önemli bir nokta: “ İnsanlar kendilerine bir şeylerin satılmasından hoşlanır.” İyi pazarlamacıyı kendilerine bir şey satmak için dil dökerken görmek onları mutlu eder. İnandıkları bir satıcıdan bir şey almaya da bayılırlar.

Alıcılar , kendilerinin kaptan olduklarını sanırlar. Bırakın öyle sansınlar. Her iyi satıcı, aslında kendisinin kaptan olduğunu bilir.

Bu nedenle satıcı olun , yada en azından kendinizi öyle görün. İş hayatındaki önemli kişiler , kendilerine ilgi gösterilmesine alışıktır. Bunun beklerler. Önemsiz olanlar, sıradan işleri yapan küçük memurlar bu ilgiye alışık değildir ve bir insan olarak onları fark etmenizi takdirle karşılarlar. Sekreterler,..laboratuar asistanları.. santral memureleri.. getir götür işini yapanlar..dosya memurları..İş hayatında küçük adam denen kişilerin hepsi.. onlarla dost olun , ilgilenin!onları dinleyin ve isimlerini hatırlayın. Sırf birgün size yardım ederler diye yapmayın bunu; ama bir gün size yardım edebilirler diye yapın.

Sözgelimi, iş hayatının en kötü yönlerinden biri, işten adam çıkartmaktır. Ama bu işi doğru düzgün yapabiliyorsanız, bu olumsuz tecrübenin üzücü yanları ortadan kaldırılabilir. Birisini işten atmak için geçerli nedenleriniz varsa , ve bu nedenleri ona açık ve tartışılması güç bir dille anlatırsanız ,işten atılan kişi genellikle cesur bir tavırla kaderine razı olur. Aslında pek çok kişinin , kin duymadan ve gönül rahatlığıyla işten atılmayı kabullenmesi şaşırtıcıdır. Yanlış işte çalışanların çoğu bunu bilir. Gururunu incitmeden ve yeteneklerini hangi yöne sevk etmesi gerektiğini tavsiye ederek onu işten çıkarırsanız , düşman değil dost kazanırsınız. Daha sonra iş hayatında tekrar karşınıza çıktıklarında , mesleklerinde yaptığınız buy küçük ameliyat için size teşekkür bile ederler.

Elbette mesleğinizdeki her şey gibi, hedefleriniz de değişecektir. Büyük bir ihtimalle hedeflerinizi sürekli gözden geçirip geliştiriyorsunuz. Bu değişim sürekli ve hızlı olabilir, ama tıpkı büyüyen çocuktaki gibi her gün görülen değişiklikler fark edilmez. O yüzden uzun vadeli hedeflerinizi belirli sürelerde gözden geçirin. Her yıl mutlaka ,ama tercihen her altı ayda , ya da üç ayda bir...

Hedefleriniz az da olsa değişmiş ise , şimdiki faaliyetlerinizi gözden geçirin!Şu an yapmakta olduğunuz şeyleri, gelecekte olmasını istediklerinize uygun hale getirin.

İş hayatında iyimser olmak ne kadar kolaydır. Ama bu iyimserlik insana uzun vadede ne kadar pahalıya mal olur.

KURAL- 5

İş hayatında mevki her şey değildir. (fakat kısmen)

Açık konuşalım. Mevki demek, güç demektir. Çoğu zaman yeteneğin yerini de alır.

Bir mevki , diğerlerine oranla daha iyi , ya da daha kötü olabilir. Siz yanlış mevkide iseniz, başka biri doğru mevkidedir. Şansınıza küsün!Sizden yararlanır ya da harcar

Bir kaç şey bir araya gelerek mevkiinizi belirler.

Önce organizasyondaki seviyeniz.

Sonra, boyut. Hemen ardından ,yaptığınız işler gelir.

Mevkiinizi saptayan etkenlerden biri de şöhretinizidir. İş hayatında başarılı biri olarak tanınmak, sizi üst mevkilere getirir.

Mucize eseri ,tamamen yetenekli yöneticilerin çalış tığı bir şirketi gözünüzün önüne getirin. Bu şirket içlerinde yeteneksiz bulunmadığı için, akıl almaz boyutlara ulaşır ve büyür. O zaman işe yeniden çok sayıda yönetici almak gerekir. Doğal olarak bunların çoğu da yatersiz kişiler olur. Böylece oran yeniden dengelenecek ve vaizler yine endişelenmeye başlayacaktır.

Yetersiz kişilerin en korktukları şey , yetenekli astlardır.

Üstünüzden daha yetenekli iseniz, doğal olarak ona karşı kin duyar ve bunu başkalarına da belli edersiniz. Böylece kendi kendinizi yenilgiye uğratmış olursunuz.

Burada işin sırrı , öyle olmadığı halde patronunuzu çevreye iyi göstermektir. Bu sizi kahretse bile.

Seçenek bir:Öfkenizi dışarıya vurursunuz. Ama bu hem sizi, hem de üstünüzü kötü durumda bırakır. İkiniz de , kendinizi savunma gereği duyarsınız. Daha yüksek mevkidekiler, sizinle çalışma konusunda kuşkuya düşerler.

Seçenek iki:Yutkunur,duyduklarınızı ve düşündüklerinizi içinize atarsınız.Kendinizi başkalarına ittirerek ve başkalarının sizi çekmesini sağlayarak,terfi edebilirsiniz. Bunu da , ancak sizin ilerlemenizi isteyenler varsa başarabilirsiniz. Üstlerinizin,ilerlemenizi istemesi için , onları çevreye iyi olarak tanıtın.

KURAL- 6

Başkalarından daha iyi yaprığınız işleri keşfedin

Pek çok kişi iş hayatında , yeteneklerini doğru düzgün kullanmaz. En iyi yapabildikleri işlerde çalışmak yerine, başka yönlere giderler. O yüzden de , başarı kırıntılarıyla yetinmek zorunda kalırlar. Aynı şey şirketler için de geçerlidir.

Çok başarılı kişiler , genellikle başkalarından ne daha zeki ne de daha yeteneklidir. Hepsinin sırrı,sınırlı zekalarını ve yeteneklerini en iyi şekilde kullanmayı bilmelidir. Bunlar,başarılı olduklarından zamanla tecrübelerini de artırırlar.

En iyi olduğunuz konulardan uzaklaştığınız anda , sizin için çok önemli olan rekabet avantajınızı kaybedersiniz. Zayıf yanlarınızı yenseniz bile ,bir amatör olmaktan öteye gidemezsiniz. Daha başarılı, daha zengin, daha mutlu ve güven içinde olabileceğiniz konularda uzmanlaşın!

İşin üzücü yanı, pek çok kişi (ve şirket), gerçek yeteneklerinin ne olduğunun farkında bile değildir.

Diyelim ki çiftçilere rüzgar gülü satıp başarılı oldunuz. O yüzden çok iyi bir pazarlamacı olduğunuza karar veriyorsunuz. Sanayi fabrikalarına makine aksamı satmaya başlıyor ve işin altından kalkamıyorsunuz.

Neden? Bir düşünün!Belki , siz özellikle çiftçilere satış yapma konusunda beceriklisiniz. Öyle ise , başarıyı ,traktör ya da diğer tarım makinelerinin pazarlamasında armalısınız. Dünyadaki en iyi sanayi makineleri pazarlamacısı olduğunuzu da aklınızdan çıkarmanız gerek.

Önce, gerçek yeteneklerinizi ve sınırlarınızı bilin. Bu da , deneyip , hata yaparak , kendinizi dürüstçe değerlendirerek olur.

İkincisi, tamamen neyi iyi yapıyorsanız , ona dayanarak kişisel bir plan yapın . Herkesten daha iyi yapabileceğiniz bir işe girin. Mesleğinizi değiştirmeyin. Bu yalnızca mevki ve zaman kaybına neden olur.

Üçüncüsü,öğrenmeyi , tecrübe edinmeyi sürdürün.

Dördüncüsü, iş hayatında başarılı olmak için vazgeçilmez becerilerden birini kazanın .

Üstün insanları bulabilme yeteneği gibi. Sorumluluklarınız arttıkça , zayıf olduğunuz alanlarda başarılı olan kişilere yaslanmayı öğrenin

Beşincisi, asla sınırlarınızı unutmayın. Mükemmel olduğunuz alanlarda , gereğinden fazla başarılı olduğunuzu göreceksiniz. Zayıf olduğunuz alanlarda ise , başarı aramanıza hiç gerek yok. İnsanda , yeni alanlardan kendini deneyerek tecrübe kazanma eğilimi vardır. Yıllar önce Perry Como için bir dizi televizyon programı düşünülüyordu. Prodüktör , bir dizi dans , şaka ve konuk yıldızlar tasarlamıştı. Perry Como ‘ya böyle bir tasarının beğenilip beğenilmeyeceği soruldu.

Como her zamanki rahat tavrıyla cevap verdi:

“Beğenilmezse , ben de şarkı söylerim. Nasıl olsa şarkılarımı beğeniyorlar.”Anlaşılan Perry Como , iş hayatındaki başarı yollarını iyi biliyordu

KURAL- 7

Kimsenin yüzüne söylayamayaceğiniz şeyleri arkasından söylemeyin.

Alay , kinaye ve iğnelemeler iş hayatının küçük tuzaklarıdır. Durmayın , patronunuza rakibi hakkında üstü kapalı , hoş olmayan bir yorumda bulunun!Ne olacağını göreceksiniz. Belki patronunuzun gözünde adamı küçültmeyi başaracaksınız. Ama bakın kendinize ne yaptınız, Patronunuz , bilinçli ya da bilinç altında , aynı yöntemi kendisi için de kullanılıp kullanılmadığını merak edecek ve sizden kuşku duymaya başlayacaktır.

İş hayatında dedikodu eğlenceli olabilir-bu kadar çok yapıldığına göre, mutlaka eğlenceli olmalı-ama bu , bedeli pahalı olan bir lükstür. Dedikodu , boşuna zaman harcatan , insanın sinirlerini bozan , enerjisini tüketen bir şeydir. Üstelik dedikodu yapan kişinin , zayıf karakterli ve kendine güveni olmayan biri olduğunu gösterir.

Güçlü bir insanın ilgisini çekip taktirini kazanmanın basit yollarından biri de , hem yüzüne kaşı hem de arkasından hak ettiği saygı ve içtenlikle davranmaktır. Başarılıysanız , mutlaka arkanızdan konuşulacaktır. Misillemeye kalkışmayın. Dedikodu , iş hayatının en ucuz oyunudur.

KURAL- 8

Her fekakette zaferin tohumlarını ve her zaferde felaketin felaketin tohumlarını arayın.

İş hayatında bazı insanlar çok şanslıdır. İşten atıldıkları, önemli bir müşteriyi kaybettikleri , uygulamaya konulan fikirleri başarısızlığa uğradığı , ya da insanı kahreden bir yenilgi yaşadıkları anda , bunun yararını görürüler.

Yenilgi , ortada bir hata olduğunu gösterir. Olmasaydı , yenilmezdiniz. Durumunuz en azından tedbirsiz davrandığınızı gösterir. Tamam! Ortada bir hata varsa , şimdi değişiklik yapmanın tam zamanı Büyük bir yenilgiden sağ çıkıp , geri dönüş yaptınızsa , pek çok yönden daha güçlü olduğunuzu göreceksiniz. Yenilginin yıkıntıları arasından , daha büyük bir zaferin malzemesini bile çıkartabilirsiniz. Tabi kazanmasını bilen bir kişi iseniz.

Felaketi başarıya döndürmek için yapılacak üç şey vardır:

Birincisi:Felakete karşı hazırlıklı olun.

İkincisi:Felaketin neden olduğunu araştırın

Üçüncüsü:karşı saldırıya geçin!

Bir daha felaketle karşı karşıya kaldığınızda , kuyruğunuzu bacaklarınızın arasına sıkıştırma duygusuyla mücadele edin. Gurura , şerefe aldırmadan parçaları bir araya koymanın yollarını arayın. Belki bu yeni yol sizi daha ileriye götürecektir.

KURAL- 9

Yalan söylemeyin doğruyu söyleyemiyorsanız, susun . Yalan söylemeye başladığınız anda yok olmaya mahkümsunuz.

Bir düşünün : iş hayatında doğruyu söyleyen o kadar az kişi var ki !Onlardan biri olmak , sizi özel biri haline getirir. Her zaman doğruyu söylemek, cesaret isteyen bir iştir. Doğrusu , böyle bir üne sahip olmak , zaman alır. Çevrenizde doğru söyleyen biri olarak ün yapmanız için , kendinizi sık sık “ateş altında “ kanıtlamak zorunda kalırsınız. Ama ulaşacağınız sonuç çabalarınıza değecektir.

İşin kötüsü , hepsi olmasa da , yalancıların çoğu , başkalarına olduğu kadar kendilerine de yalan söyler. Çoğu , bu korkunç hastalığa yakalandığından habersiz yaşamını sürdürür.

İş hayatında , uydurukçuların olduğu gibi , yalancıların da birkaç türü vardır. Patolojik yalancılar,yalan söylemeyi huy haline getirmiş yalancılar , sadece baskı altında yalan söyleyenler , arada sırada küçük yalanlara başvuranlar , komplocu yalancılar bunlar arasında sayılabilir. Her grup yalanlarını geçerli göstermek , açıklamak , hatta böbürlenmek için ayrı ayrı yöntemlere başvurur.

Yalancıyı tanımlamak kolaydır. Gerçeğe saygısı olmayan ve sık sık doğrudan uzaklaşan kişidir

Doğruyu işine geldiğinde , ya da kırk yılda bir aklına estiğinde söyler.

KURAL- 10

Kimseden sır tutmasını beklemeyin. Sır diye bir şey yoktur.

Çalıştığınız işletmede hiçbir sırrın kutsal olmadığını kanıtlamaya çalışacağım. İşte size bir deney. Bulunduğunuz şirketin size çok uzak bölümlerinde çalışan birine , kendinize ait masum bir sır söyleyin. Hani şu önemsiz sırlardan birini. Sonra söylediklerinizin ne kadar zamanda kulağınıza geleceğini beklemeye başlayın. Bu deneyle “anten “gücünüzü ölçmüş olursunuz. Çoğu sırlar , süpersonik hızla yol alır. Sırrınız kulağınıza çabucak gelmiş ise , yanlış frekansı açmış olmalısınız. Başkaları olup bitenleri biliyor da siz bilmiyorsanız , başınız gerçekten dertte demektir.

Kimsenin sır tutmadığını aklınızdan çıkarmayın. Bunu bildiğinize göre , bu bilgiyi yarınıza kullanabilirsiniz. Bunun da dört yolu vardır; önce sırrınız olmasın .İkincisi sırrınızı açtığınız kişilerin sayısı asla beşi geçmemeli. Bu sayı beşin üstündeyse , hayatınızı herkesin önüne sermiş sayılırsınız. Üçüncüsü “sırları” ustaca bir haberleşme yolu olarak kullanın. Genç bir yönetici adayı olduğunuzu farz edelim. Patronunuza , -ona söylemeden- kendinizi geliştirmek için gece kurslarına başladığınızı anlatmak istiyorsunuz. Bunun için patronun sekreteriyle arkadaş olan bir sekreterle konuşmanız yeter. Sekretere bu kurslara katıldığınızı ve tamamlayana kadar patrona söylemek istemediğinizi anlatın. O gece patronunuzun ne kadar azimli ve çalışkan biri olduğunuzdan haberdar olduğundan emin , rahat rahat kurs öğretmenini dinleyebilirsiniz. Dördüncüsü “sırları bilgi toplamak için kullanın. Bürodaki dedikoducuları dinleyin. Kısa zamanda iyi bir ajan olabilirsiniz.

KURAL- 11

İnsanlar üzerinde bahse girin, ama kaybetmeye hazırlıklı olun.

İş hayatında üzerine bahse girdiğiniz kişilerin çoğu kaybettirecektir. Aman bu , bahse girmekten vazgeçmeniz için yeterli bir neden değildir. Bahse girmediğiniz takdirde zaten otomatikman kaybetmiş sayılırsınız. Bahse girerseniz , üzerine oynadığınız kişilerin pek azı başaracaktır. Fakat bu kazanan pek az kişinin size kazandırdığı , kayıplarınızı telafi etmeye yetecektir.

KURAL- 12

Çözülmesi imkansız görünen sorunlar günlük işlerinizi alt üst etmez; onlar günlük işlerin ta kendisidir.

“İş hayatında herkesin kafasında canlandırdığı mükemmel bir çalışma modeli vardır. Düzenli , tutarlı , yardımlaşmalı , sorunsuz...

Hemen herkesin görevi de , işleri bu hayale uydurmaya çalışmaktır. Şimdiye kadar bunu başaran biri çıkmamıştır ama , sonunda sinirleri bozulup ülser olanlar oldukça çoktur. Başarılı bir iş adamının en belirgin özelliği , yenilgiyi bir filozof gibi kabullenmesidir. O çözülmesi imkansız gibi görünen sorunlarla mücadeleye devam eder , ama bu durum karşısında hastalanmaz.

KURAL- 13

Mümkün olduğu kadar az hata yapın. Bir tek hatanın felaketiniz olabileceğini düşünün.

Hatalar , ders almanın en kötü ve en pahalı yoludur. Hatalarınız gerçekten büyükse , çok zeki biri olabilirsiniz : Ama bunu gösterme fırsatı bulamazsınız.

İş hayatında hata yapmak , arabayla yolda kaybolmaya benzer. Yola çıkmadan , gözünüzü iyice açıp nereye gittiğinize baksaydınız , kaybolmayacaktınız. Şimdi geri dönüp doğru yolu bulmanız on kat daha fazla zaman alacaktır.

KURAL- 14

Kişisel çıkarın asla unutmayın.

İş bir tek neden yüzünden vardır :Kendisiyle uğraşan kişilerin bazen sağlıklı bazen sağlıksız hırs ve çıkarlarını tatmin ettiği için.

KURAL- 15

Herkesin amacı farklıdır. İş hayatınızın kişisel amacını öğrenin.

İnsanlar çok garip nedenler yüzünden çalışır. İş hayatında , paranın ötesinde onları yönlendiren şeyler de vardır. Somut ödüller , ego tatmini , toplumsal temaslar , yapabilirliğin ifadesi , ataklık ya da yarışma arzusu , kaçış , rahatlık , görev ve kişilikteki garip eğilimler insanları çalışmaya yönlendirir.

KURAL- 16

Hedeflerinizin ne olduğunu iyi bilin.

Hedef saptama , başarınızı etkileyebilecek en önemli yeteneklerden biridir. Sizi amacınıza ulaştıracak olan hedefleri saptamadan , iş hayatında bir yere varamazsınız. Stratejinizi bile tasarlayamazsınız. Büyük bir ihtimalle saptayacağınız mantıklı hedeflere ulaşacaksınız. O yüzden hedefleriniz bir anlam taşıyacak kadar yüksek olmalıdır.

KURAL- 17

Sürpriz çok güçlü bir taktiktir. Onu dikkatli kullanın, felakete neden olabilir.

İş hayatında kimse sürprizlerden hoşlanmaz. Bunun bir nedeni vardır. İş hayatında sürpriz genellikle dert demektir

Zaman ve enerjinizi başkalarının size yaptıklarını ödetmek için tüketiyorsanız iş hayatında başarılı olamazsınız.

İntikam tatlı ama bu yetki size değil Tanrıya aittir.

KURAL- 19

Düşmanlar hayatın bir gerçeğidir.

İş dünyasında düşman , kin bağlamış bir arkadaş yada bir rakiptir. Bu düşman , kendi başarısını ne kadar çok ister ise sizin başarısızlığınızı da o kadar çok ister. İş hayatında düşmanım yok diyorsanız , ya kendinizi aldatıyorsunuz , ya da dahi bir politikacısınız .

Mecbur oluncaya kadar karar vermeyin. İş hayatında insanlar kararlarını genellikle çok erken verirler ya da sıralamaları yanlıştır. Verdiğiniz her karar bir çeşit fedakarlıktır. Size bir şeylere mal olmaktadır vereceğiniz bir karar seçeneklerinizden fedakarlık etme anlamına gelebilir. Bir şeyi yapmaya karar vermek onun dışında hiçbir şeyi yapmamak demek olabilir.

Mecbur oluncaya kadar karar vermeyin

KURAL- 21

Önsezilerinize kulak verin. Onlar da herkesin mantığı kadar doğrudur.

Karar verebilmek için sadece gerçekleri bilmek yetmez. Bir kararın niteliği sizin gerçeklere eklediklerinize bağlıdır.

Kazandığınızda da, kaybettiğiniz de de, gülümseyerek, çevrenize yenilmez olarak ün salın

KURAL- 23

Verdiğiniz veya verdiğiniz sanılan bir sözü tutun.

İş hayatında her gün milyonlarca insan milyonlarca şey vaat eder. Bütün bu vaatler iş hayatını bir araya getiren ipliklerdir. Ne yazık ki bu ipliklerin çoğu birbirine karışmış düğümlenmiş , takılmış , kısalmış ya da kopmuştur ve ne yazık ki ,iş vaadi yetersiz , güçsüz aptalca ve yarasızdır.

KURAL- 24

Asla başkalarının da sizin kurallarınıza göre davrandığını düşünmeyin.

İş hayatını yürütenler kurallara göre hareket edenlerdir. İş hayatında çok sayıda hırsız , yalancı , dolandırıcı , düzenbaz vardır. Bu kişiler genellikle davranışlarını o anlık kişisel çıkarlarına göre değiştirirler. Yine de iş hayatında çoğunlukla kurallara göre oynamaya çalışılır. Sorun :herkesin kuralının farklı olmasıdır.

KURAL- 25

İş denen oyunu varınızla yoğunuzla oynayın, ama hayatınız ona bağlıymış gibi değil.

Kaybınızdan birinin kazanç sağlayacağı durumlara göz yumun

Sağlıklı pek çok kişi iş kanserine yakalanır. İş hayatının yoğun faaliyetleri yaşamlarının öteki yönlerini yıkar. Bu hastalık öldürücü olabilir ve hiç kuşkusuz işletmeler açısından da hiç iyi sonuç vermez.

İş hayatında atılacak en olumlu adımlardan biri her türlü ihtimale açık durumlara girmemektir ya da daha işin başında iken bütün açık kapıları kapanmamak gerekir.

İki numaralı adamın gücünü asla küçümsemeyin

İş hayatında insanları övmek bir teşvik kaynağıdır ama bu tür tavsiyeler iyi bir otomobilin her türlü yol koşulunda her zaman en yüksek hızla gidebileceğini ileri sürmeye benzer. Yani ustaca kullanmayı bilmezseniz tehlikeli ya da zararlı olabilir.

Beraber çalıştığınız kişileri tartmak önemli bir kuraldır. Bazı şirketlerin iyi elmanlar bulmak için paralarını ve zamanlarını boşa harcadıkları da bilinen bir gerçektir. Kişileri tartabilmek için buna hiç gerek yoktur. Sadece onlara çözmekten hoşlandıkları sorunları halletmeleri için bir fırsat verin , yeterlidir.

KURAL- 28

Teşekkürlerinizi belirtin, bol bol iltifat edin ama sizi istimar etmelerine izin vermeyin.

KURAL-  29

İnsanı, çözmekten hoşlandığı sorunların boutuna göre tartabilirsiniz.

KURAL- 30

Hangi görevde olursanız olsun , görevinizi kendi ediyormuş gibi yapın.

Hangi görevde olursanız olun görevinizi kendi seviyenizdeki biriyle rekabet ediyormuş gibi yapın. İş hayatının en olumlu ve insanı tatmin eden yönlerinden biri yenilecek olsanız bile sizin kadar başarılı olan biriyle rekabet ederek yeteneklerinizi geliştirebilmenizdir.

KURAL- 31

Başarı için çok şey gereklidir, ama bunların en önemlisi kendine güvendir.

Başarı için en önemli şey kendine güvenmedir. Kanun iyi olduğunuza inanırsanız başarırsınız demez.”İyi olduğunuza inanmazsanız başarılı olamazsınız “ der. Başarılı olmak istiyorsanız işe kendinize güvenerek başlayın ve cesaretinizi destekleyecek bir başarı çizelgesi oluşturana kadar güveninizi arttırmayı sürdürün. İyi olduğunu bilen kişi daima iyi işler yapar.

KURAL- 32

Çok çabuk kazanmanın . İş oyununun en zevkli yanından biridir.

Pek çok kişi için iş hayatı bitmek bilmeyen can sıkıcı mücadeleden başka bir şey değildir. İş hayatında bir işin verebileceği zengin zevklerden yaralanmanın da bir yolu vardır. İşinize sadece iş olarak bakmaktan vazgeçin ve onu bir spor olarak görmeye başlayın. Bu size şunları kazandırır:

1-İşinizden büyük zevk alırsınız

2-Bağımsızlık kazanırsınız

3-İş hayatının rekabetinden büyük zevk alırsınız

4- Büyük bir şöhret kazanırsınız

Mesleğinize spor değil iş olarak bakarsanız şunları kaybedersiniz:

1-     -     Sağlığınızı kaybedersiniz

2-     -     Uykunuzu kaybedersiniz

3-     -     Çalışma etkinliğinizi kaybedersiniz

4-     -     Zirveye çıkma şansınızı kaybedersiniz.

İÇ TANITIM

Kitap, isminden de anlaşılacağı üzere yönetimde başarılı olmak için nasıl hareket edileceği üzerinde duruyor. Bir yöneticinin; problemlere karşı nasıl hareket edeceği? Ekibimi nasıl kontrol altında ve verimli tutacağım? Müşterilere nasıl ulaşacağı şeklindeki sorulara cevap vermeye çallışıyor.

METOD

Kitap "Müracaat Klavuzu" şeklinde, konu konu alfabetik sıra ile, bilimsel kitap tarzına kaçmadan hazırlanmıştır. Gerekli konularda somut örnekler verilmiştir.

İÇERDİĞİ ÖNEMLİ NOKTALAR

A) Toplumsal hayatımızı her yanına küçüklü büyüklü işletme ve örgütler çevrelemiştir.

B) Örgütlerli yönetenler insanlardır. Onların başarılı olmaları için belirli şartlar vardır.

C) Yöneticiler nasıl davranacaklarını bilmelidir.

D) Herkes herşeyi bilemez. Bu yüzden kaliteli örgütler oluşturulmalıdır.

ÜSTÜNLÜKLERİ

A) Konular harf sırasına göre ele alınmıştır. Problem görülen konularda hemen kitaba başvurulabilir.

B) Her konuya somut örnekler ve somut çözümeler getirilmiş.

C) Çeviri olmaması, yazarın türk olması eserin akıcı ve anlaşılır olmasını sağlamış.

YETERSİZLİKLER

A) Çok yetersizliği olmasa da bazı konularda batı kültürüne, kapitalist sisteme uygun mantıklar kullanılmış.

B) Bazı konularda gereğinden fazla, bazılarında gereğinden az bahsedilmiştir.

ADALETLİ DAVRANMAK

Personel arasında adaletli davranmak yöneticilerin ihmal etmemesi gereken bir görevdir. Gerek işlerin yürütülmesi sırasında aynı seviyedeki personele eşit oranda yetki ve sorumluluk vermek, gerekse hak ve menfaatlerden eşit olarak yararlanmaları sağlanmalıdır. Kendisine adaletli davranılmadığını sezen bir personel kuşkusuz görevini zevkle yapamaz. Adaletli olmak eşit olmak manasına gelmez. İki personel arasında mutlaka farklılıklar bulunabilir. Olmaması gereken yaklaşık ayrı özelliklere sahip personel arasında verim ve kariyer özellikleri dikkate alınmadan yapılan subjektif değerlendirmelerde birinin kaydırılması durumudur. Adalet ve eşitlik prensiplerine uyulmayan işletmelerde de çalışmak adeta işkencedir ve istenilen verim elde edilemez.

AKRABAYI İŞE ALMAK

Akrabaları ve arkadaşları işe almak yararlı veya sakıncalı olabilir. Ancak tecrübeler göstermiştir ki sakıncaları yararlarından daha fazladır. İş verilen akrabanın çok iyi eleman olması önemli değildir. Sizin ona farklı davranacağınız düşüncesi en güvendiğiniz adamlarınızın sizi terk etmeleri ile sonuçlanabilir.

ALÇAK GÖNÜLLÜ OLMAK

Örgütlerde bencil olmayan hoş sözlü karşısındakilere saygı gösteren ve fikirlerine değer veren insanlar herkes tarafından sevilmektedir. Özellikle yönetici pozisyonunda bulunanların sorumlu oldukları personele karşı sevgi ile itina ile alçakgönüllülükle yaklaşması onların çalışmalarını olumlu etkiler. Yönetici mütevazı çok iyi bildiği konularda bile iddiasız karşısındaki insanın belki daha iyi bir görüş öne sürebileceğini düşünerek hareket etmelidir. Her şeyi yalnız ben bilirim, ben yaparım düşüncesi hoş olmayan ve ekip çalışmasını engelleyen bir sonucu ortaya çıkaracaktır. Çalıştırdığı insanlara sert davranan ve işyerini yaşanılmaz bir havaya sokan yönetici iyi bir yönetici değildir.

AMAÇLAR, PLANLAR, HEDEFLER

Yöneticilikte başarılı olmanın temel şartlarından olan amaçların belirlenmesi ve hedeflerin tespit edilmesi personelin enerjisini aktif olarak yönlendirmede etkili olabilmektedir. Belirlenen hedeflere ulaşabilmek için her şeyden önce gerçekçi bir plan çalışmasına ihtiyaç vardır. Belirsiz hedefler amaca ulaştırmayacağından hedefler belirgin olmalıdır. Genel olarak personelin önüne güç ancak erişilebilir hedefler konmalıdır. Bir bilim adamına göre yobazlık amacımızı belirledikten sonra onu bir kenara itip gelişigüzel, iki misli sonra dört misli daha sonra sekiz misli enerji harcamaktır. Gerçekte ise hedefler dışında kalan herhangi bir fikir yöneticinin kendi tarafından veya personelin ağzından kullanacak olursa hemen orada o fikri etkisiz kılabilmek gereklidir.

ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME

Araştırma ve geliştirme yeni bilgiler elde etmek yada mevcut bilgileri ortaya çıkarmak amacıyla yapılan ve bilginin sistematik olarak toplanmasını, analizini ve yorumunu gerektiren bir çalışmadır. İşletmeler varlıklarını sürdürebilmek için devamlı araştırma ve geliştirme eylemlerine girişmelidirler. Araştırma ve geliştirmede işletmenin izleyeceği strateji devamlı yenilik yaparak büyümeyi sağlamak olmalıdır.

BAŞARI DEĞERLEME

İşletmenin başarısının devamı, üyelerinin başarılarına bağlıdır. Personelin her yaptığı çalışma başarılı veya başarısız olarak nitelendirilir. İşletmelerde başarı değerleme; personelin işiyle ilgili davranışların gözden geçirilmesi, terfisiyle ilgili bilgilerin sağlanması ve maaş artışlarına baz olmak üzere yapılabilir.

BAŞKALARININ İŞİNİ YAPMAMAK

Yönetici bütün çalışanların görev yetki ve sorumluluklarını tam ve kesin olarak belirlemeli ve yazılı olarak kendilerine bildirmelidir. Her işin bir sorumlusu herkesin bir sorumluluğu olmalıdır. Bütün yetki ve sorumlulukların tepe yöneticilere bırakılması büyük bir sorumsuzluktur. Herkes kendi işine sahip çıkmalı.

Başkalarının işine yardımcı olmak, ancak ilgili kişinin talep etmesi halinde söz konusu olmalıdır.

BİLGİ

Elektronikteki gelişmeler kişi ve kurumların birbiriyle haberleşmesini belirli merkezlerden bilgi ve haber alınmasını kolaylaştırmıştır. Teknoloji o kadar ilerlemiştir ki yenilik getiren kendi buluşunu rafa kaldıracak başka bir yenilikle karşı karşıya kalmadan ancak çok kısa bir süre soluk alabilmektedir. Bu günü yarının koşulları içinde düşünmenin gerekliliği teknolojinin hayati önemi dikkatsizliğe yer bırakmamaktadır. Yeni yönetici kuşağının kazanacağı tek şey düşünmektir.

CESARET

İnsanların bilmediği şeylerden birisi de cesaretin öğrenilebilir olduğudur. Örnek olarak pilotlar uçtukça korkularının gittiğini görmelidir. İnsanlar çoğu hedeflerine ulaşmada başarısız olmaktadır. Çünkü önlerindeki işlerden korkmakta ve onları aşabileceklerine inanmamaktadırlar. Her şey hesaplanmalı gerçekler araştırılmalı ve başarı şansı varsa cesaretli olup risk göze alınmalıdır.

CEZALANDIRMA

Cezalandırma en çok bilinen ve uygulaması en kolay olumsuz teşvik unsurudur. Ceza tehdidi bazı insanları korkutabilir ama kimseyi motive etmez. Yönetici çalışanları sevk etmek için olumlu motivasyon yöntemlerini kullanmaya dikkat etmeli son çare olarak gerekiyorsa cezalandırmaya başvurmalıdır.

ÇALIŞKANLIK

Kazandığımız sahip olduğumuz her şeyi çalışmaya bir enerji efor sarf etmemize borçluyuz. Hayatta kaybettiklerimizin tamamı o ise gereği gibi önem vermemizden kaynaklanmaktadır. Yılmadan ,düzenli her gün kendimiz gayeye yönelik çalışmalıyız. Japonların başarısının sırrı ciddi ve sistemli çalışmakta yatmaktadır. Pıcasso’da “Çalıştığımda rahatlıyor ve dinleniyorum beni esas yoran hiçbir şey yapmamak yada gelen anlayışsız misafirleri ağırlamak oluyor.” demektedir.

Çalışma Ortamıetrafının çepeçevre kuşatan çalışma ortamı kişinin verim ve morali ile yakından ilgilidir. İnsanoğlunun sadece %20 verimli çalışmaktadır. Gerçekte insan %20 gibi verimle çalışmak üzere yaratılmamıştır. Bu verim düşüklüğünün bir kısım insanın kendi gelişimi ile ilgili iken , önemli bir kesimi de çalıştıkları ortamla ilgilidir. Personelin çalışmalarını sınırlayan etkileri ortadan kaldırma imkanı sonuçların şaşırtıcı derecede düzeldiği görülmüştür. Bundan dolayı yöneticiler işletmelerini kapalı kapılar ardından yönetmemeli iş alanını dolaşmalı ve işletmenin gidişatı , iş ve işlemlerin yapılışından haberdar olmalıdır.

Çalışma Sözleşmesi

İşletmemize aldığımız personelin dosyasına ,işe alma döneminde karşılıklı olarak anlaşılan görev ve sorumlulukları gösteren bir sözleşmeyi de koymak gerekir. Bu durumda her iki tarafta yetki ve sorumluluklarını bilecek ve örgütün amaçlarını gerçekleştirmesinde daha etkin katılım söz konusu olacaktır.

Çatışma ve Çözümü

İşletmelerde elemanlar arasındaki görüş ayrılığının bir yere kadar faydası vardır. Bu durum zeki insanların var olduğunu gösterir. Bu fikir ayrılığı tartışmalara neden olduğu zaman yöneticiler olaya müdahale etmelidir ve bütün tartışmalar yüz yüze olmalıdır .Çatışma ve tartışmalı işletmeye zarar vermeden gerçekleştirilmelidir. İşletmelerde tartışmaların bitmesi için her iki tarafta dinlenmelidir.

Çevrenin Analiz edilmesi

Çevrenin analiz edilmesi stratejik bir yönetimin bize sunduğu bir fonksiyondur işetmemizin içinde bulllunduğu dünya sistemi ülkenin ekonomik politik siyasi ve ddiğer şartalar ayrıca çevre dediğimiz pazarımız müşterilerimizin değişmesi ile ilgili değişme ve gelişmeler davamlı olarak incelenmelidir.Çevrenin sürekli değişmesi işletmelere iki seçenbek sunmaktadır .Fırsatlar ve Tehdidler Çevredeki değişme ve gelişmeler bir fırsat mı teşkil ediyor yoksa bir tehdit mi teşkil içeriyor bunları ancak devamlı bir inceleme ile anlayabiliriz. İşletmeler öncelikle rekabet edebilecek istenilen endüstri alanının şu anki ve gelecekte ki durumunun araştırmalıdır . Çevre çok hızlı gelişteğinden ve değiştiğinden hiçbir belirti ve işaret vermeden yeni bir buluş yeni rakip işletmelerin önüne geçebilir. Bunlara karşı hızlı hareket ederek doğru önlemleri almak en iyi çözüm yollarından biridir.

Değişim ve dönüşüm

Yönetim süreçlerinde üretim ,pazarlama ve finansman ve faalitetlerimizle ilgili her konuda takip etmekte güçlüklerle karşılaştiğımız değişiklikler yaşanmaktadır. İşletmeler çevreden etkilenen açık sistemlerdir. Çevremizdeki değişime işletmede bir dönüşüm yaparak karşılık vermeliyiz. Aksi takdirde etkin rekabet edemiyeceğimiz gibi belkide personelimizi dahi tatmin edemiyebiliriz. Değişimin yöneltilmesinde her örgüt kaendisine ait iki sistemetik uygulama yerleştirilmelidir.. Öncelikle her yaptığı işte sürekli ve düzenli iyleştirmelere ihtiyaç vardır. İkincisi her örgüt kendi bazaılkarınddan yararlanmalı yani onlardan bir şey öğrenmeli ve yeni uygulamalar gerçekleştirmelidir.

Denetim

Denetim faliyetlerinin en önemli amacı işletme amaclarının gerçekleştirilmesinde rasyonellik sağlamaktır.Denetim ; örgütlerin faliyet sonuölarını amaçlar ,politikalariplanlar ve stratejilerle k arşılaştırılarak kabul edilebilir sınırlar içinde tutulması olarak tanımlanabilir. Denetim sürekli bir baskı altına getirilmemelidir. Bu hem ekibin hem sizin moralinizi vesağlığını bozabilecektir. Denetim ceza vermek için bir araç haline getirilmemelidir.

Dürüstlük ve şeffaflık

Yöneticiler sözleri ve davranışlarında dürüst oldukları süre personelin sevgi , saygı ve güvenini kazanır. Çağdaş şyönetim şeffaf olmalıdır.Daima açık samimi davranışlar huzurlu bir ortamın belirleyicileri olmaktadır.

Eğitim ve geliştirme

İnsan yaptığı şey her ne olursa olsun öğrenmeyi sürsürürse kendisini geliştirebilir .İşletmeler içinde benzeri bir durum sözkonusudur. Bir işte ustalaştığına inanç getirildipi , konuyla ilgili her şeyin öğrenildipini sanılıp mücadele bırakıldığı takdirde rakipler sizin önünüze geçeceklerdir. İşletmelerde personeller kongreye veya seminerlere katılma fırsatı verilmelidir.İşletmler persom-nellerini en az bir yöne uzmanlaşmış şekilde yetiştirilmek zorundadır. İşe almadan önce bir eğitim programından geçirmelidir. Eğitim başkalarının deneyimlerinden birşeyler öğrenmenin yolu olark söylene bilir. Tabibler sıkı bir eğitimden geçmeden bizi tedavi etmeye kaksalar çok canımız yanardı. Başarılı yöneticiler her elemanı sistematik olarak geliştirirler bunu sadece onları düşündüklerinden değil ,işletmeye yararlı olacağı için yaparlar. Eğitimli yöneticiler ve elemeanlar eğitim görmemiş rakiplerini kolayca geçmektedirler. Eğitim hızlandırılmış bir deney olarak düşünülmelidir.kedronu başkalarının yanlışlıklarında ve başarılarınde ders alır; uzun ve güç yollarla öğrenmenin zorluğundan ve maliyetinden kaçmış olurlar.Eğitimin sonunda elde edilen sonuçlar değerlendirilmelidir. İstenilen başarılmış mıdır?Başarılmamışsa nedeni nedir ?Eğitime başlamadan ,eğitim devam ederken ,ve eğitim tamamlandıktan sonra personelden bilgi alınmalı ve gelişmeler kontrol edilmelidir.

Eleştiriler ve eleştirilere değer vermek

Kişinin kendini bir eleştiriyle doğruya yönlendiren insanlar nezaketle ve anlayışla karşılaması ,olgunluğunun belirtisidir. Bizim kolay kolay elde edemiyeceğimiz bir bilgi veya hiç düşünmediğimiz bir husus eleştiriler vasıtasıyla ortaya çıkabilir

ESNEKLİK :İnsanyönetimde başarılı olabilmesi için edsnek ddavranabilmeli Herkes birki Allah (c.c)’a insan nefesince yol vardır. Amaçlara ulaşmadada bir çok yol vardır. Eğer tek yolda ısrar edilip bürakratik yapı msıkı tutulura insanlar rencide olur. Bu sebeble programlar sık sık gözden geçirilmelidir.

Yönetenler kararlarının şartlar değişirse değiştirmeyi bilmelidir. Tek strateji ile hareket tek vitesli araba gibidir.

ETKİN OLMAK :etkinlik kalıtsal değil öğrenilebilen bir konudur. Doğru şeyler yaptırma yapma geleneğidir. Yöneteicinin etkin olması, kaliteli kadro kurması, ise plan ile değil zamanının gerçekte neye harç adığını bulması gerekmektedir. Yöneticinin bilinen en büyük başarısızlığı ise bir konumun gereksinimlerine göre kendini değiştirmemesidir.

Etkin yönetici olabilmek için P.arucher’in beş zihin alışkanlığı; 1. O zamanını neye harcadığını bilir. 2.Çabasını çalışmaktan çok sonuç almaya yöneltir. 3. Sahip olduğu güçlere dayalı olarak çalışır. 4. Daha yüksek başarının olağan üstü sonuçlar vereceğini birkaç büyük alan üzerinde yoğunlaşır. 5. Etkili kararlar alırlar.

Eyleme geçmek :Eylem harekete geçmektir. Alvin Totler bürokrasinin değişen çağda yetersizliğinden , insanların bürokrasiyi bilmemesinden yakınmaktadır. Bunu aşmak lazımdır. Aşılmazsa eylemsizlik ortaya çıkar . Büyük şirketlerde yüzlerce kurmay kalın , sıkıcı raporlar hazırlar.Bunlar düşüncelerin sıkılmış suyudur. Yöneticiler satış ,üretiş, pazarlayış işlerini görmeyip bilmediklerinden bu raporları gerçek zannederler. Böyle raporlardan çok zor “yenilik” çıktığından da şirkette durgunluk oluşur. Buda kötüdür bu yüzden akıcı bir yapıya ihtiyaç vardır.Bu konuda bilinmesi gereken bir kaç şey vardır;

  • Eylem ; sonuçları hazırlayandır.
  • Bilgi ; iyi kullanıldığında potansiyel güçtür.
  • Güç ; (kelime anlamı) eylem yeteneği
  • Kendini özerk hissedenler başarılı olurlar.
  • İnsanların çok azının düşledikleri hayatı yaşaya bilmelerinin sebebi; çaba ve eylem gerektirmesi
  • Başarı eylemin sonucudur.

FİYATLANDIRMA: Fiyat teşekkülünün bir çok nedeni vardır “geleneksel fiyatlandırmada “da fiyatı girişimi belirler.”Rekabet sistemin”de duruma göre fiyat ne kadar düşükse o kadar iyidir. Maliyet düşünen ayakta kalır. Genelde fiyat belirleme karmaşıktır.Kimi insanlar fiyatı bilmediklerinden , aynı fiyat bazılarına pahalı bazılarına ucuz gelir. Ancak tekrarlı alımlarda kalite ve güven istenir.

Fiyat belirlemede bazı kurallar vardır.

  • rakiplerin fiyatı
  • Maliyetler
  • Müşterinin tercihi
  • rekabetin yapısı
  • maliyet, miktar, kar kendi arlarında ilişkilidir.

GERİ BİLDİRİM: Sonuçların değerlendirilmesi ve bunlarla değişikliğe gidilmesinden geri bildirim denir.Hatalı ürün varsa ilgili mekanizmaya bildirilir. Hatalar önlenir.

İşletme faaliyetlerinden sonuç elde edilir. Sonuç arzu edilen yada edilmeyen bir şekilde olabilir. Sonuç almamak başarısızlık değil geri beslemedir. Tecrübeyle daha verimli hale gelebilir. Geri bildirim genel olarak kontrole benzese de dinamik süreç olması özelliğiyle ondan ayrılır.

GİRİŞİMCİLİK: Girişimci mal ve hizmet üretmek ve/veya pazarlamak üzere sahip olduğu üçüncü şahıslardan elde ettiği sermayeyi riske atarak faaliyette bulunan,, sürekli güven hissi oluşturduğu için önemini çevresine anlatan tez canlı olma, sorun çıkmadan çözüm bulmaya çalışan, gündemini belirleyen işlerin gelişme hızını ayarlayan , Şirket yönetimine ağırlıklarını koyan , her işe yalnız girişip kimsenin işine burnunu sokmasına izin vermeyen, sermaye sahibinin sermayesinden sorumlu olan kişidir.

Çağdaş işletmecilikte girişimcilik ve yöneticilik birbirinden gittikçe uzaklaşan iki daldır. 20’yy da bu kuralı en iyi bir şekilde uygulayan ve şirketlerini küçük özerk yapıya büründürenler ayakta kalacaktır.

GÜVEN: Güven insanlar arası karşılıklı prensiplerin sadece birisidir. Samimiyeti gerçekleştiremeyen toplumlar asla rahat ve mükemmel bir ortam oluşturamazlar. Bir örgütü yöneten kişi astlarının güvenini kazanmışsa işler ahenkli olur. Formalitelerde ortadan kalkar. Formaliteler alınca tasarruf artar.Güven karşılıklıdır “Güvenmiyorsanız çalışmayınız “ sözü yerindedir.

GÖZLEM VE ANALİZ  : Yöneticilerin masa başında politika ürettikleri dönem bitmiştir. İnsanın vazifesi ne olursa olsun sorunlara her bakışında ,değişik açıdan bakmasını bilmelidir. Daima başarısız olanın başarılı olana bakıp örnek olmalıdır.

Daima yenilikte kar vardır. Herkesin kendisiyle yarışması gerekir. İşlerimizde birinci basamak izlemek; ikinci basamak eylemdir. Böyle yaparsak büyük ihtimalle başarırız. Başarısız olarak izleyeceğimiz son yol elde ettiğimiz neden sonuç ilişkisiyle hatalarımızı en hızlı şekilde gözlemleyip analiz etmektir.

HALK’LA İLİŞKİLER : Halk’la ilişkiler örgütün kendi çevresiyle ilişki kurmasıdır. Tanımı b”bir örgütün kendi ,amaç politika ve faaliyetlerini tanıtmak, buna karşılık ilgili kişi ve grupların güç ve desteğini sağlamak amacıyla çevresiyle karşılıklı ilişki kurması ve bu ilişkiyi geliştirerek sürekli kılması için giriştiği sürekli ve planlı çabaların maharetle uygulanması sürecidir.”şeklindedir.

Halkla ilişkiler karşılıklı etkileşim sürecidir. Asla reklam değildir. Reklam ücretle satış yapmak ;halkla ilişkiler de karşılıklı etkileşim sürecidir, İşletmenin imajını güçlendirmedir.

HİZMET ANLAYIŞ VER TUTKUSU:Hizmet tutkusu eşittir başarıdır. Hizmet tutkusu müşterinin problemini 24 saat içinde çözmek ve cevap vermektir. Yüzde elli kabiliyeti olan insan yoğunlaştırılınca başarı sağlar. İlgilenmede devamlı haberleşme başarı getirir.

HOŞGÖRÜ OLMA, ZAMAN TANIMA: Yunus ; “Yaratılanı hoşgör yaratandan ötürü.” Demiştir. Herkesin çok iyi veya yapamadığı konular vardır. İnsanın yapamadıklarına tolerans gösterilmeli ama bir daha olmaması şartıyla. Unutulmamalıdır ki hata yapanı yerden yere vurmak onu kötü durumun en alt tabakasına atmaktır. Bu problemleri çözmez. Konuşarak problemlerin kaynağına inilmeli, gerçekçi çözümler getirmeli, sevgi beslemeli, hizmet atmosferi çekilmez hale getirilmemeli, kalpler kazanılmalı, kendimizin de aynı hale düşebileceğimizi düşünmelidir. Yenilik için başarısızlığa uğrama yeteneği lazımdır. Hayat insanı kendi güç ve kapasitesiyle aşabileceği bir iş değildir. Asmanın çaresi hoşgörüdür. Toplumsal problemler hoşgörüsüzlükle başlar.

Başarısızlığın verdiği en büyük ders; Başarısızlıktan korkmamadır. (Öldürmeyen herşey güçlü kılar.) Hata yapılıp ders almak lazımdır, ancak bununda bir sınırı vardır. Astlara hata yapabilme imkanı tanınırsa gelecek için güçlü yöneticiler yetiştirilmiş olur. Siz kibarsanız ekibinizde kibar olacaktır. Personelin başarıları takdir edilirse hatalarında da eleştiri yapabilme imkanı olur. Kabul edilemez davranışlara karşı açıkça konuşmak lazımdır. Ekibin elemanını değerlendirirken ona açıkça ondan nefret etmediğiniz hissettirmelisiniz. Çünkü konu onunu kişiliği değil iştir. Hiç yanlış yapmadığını savunan dar görüşlü kendisiyle sınırlı insanlarla iş yapılmaz.

İŞ BİRLİĞİ, EKİP ÇALIŞMASI, TAKIM RUHU: Bu konuda şunu bilmek yeterlidir sanıyorum:”Bir zincir en kuvvetli halkası kadar değil, en zayıf halkası kadar güçlüdür. Verimli bir işbirliğinin şartı ahenkli bir gruptur. Ekip kuran yöneticiler daha başarılıdır. Örgüt herşeyden önce gelir. İnsanlara saygı ve sevgi besleyenler mükemmel bir ortam ve işbirliği sağlar. Başarının sırrı, insanlara saygı ve sevgidir. Makinanın uyumlu çalışması hayat için vücudun sağlıklı olması, insanlardan ne istediğini açıkça belirtmek, ekip çalışmasının teşvik edilmesi, ekip çalışanlarına zor zamanlarında yardımcı olmak, kin ve nefret beslememek diyaloglarda sen ben değil, siz-biz ifadesi kullanmak, ekip toplantılarında, başarılı olanların haklarını vermek, ekibe teşekkür etmek, başarıların üste iletmeyi ihmal etmemek, sakin tavırlı olmak, hoş bir çalışma ortamı sağlamak, beceriye göre adam kullanmak lazımdır.

İLETİŞİM :Etkileşimde kullanılan bir araçtır. En az iki birimin birbiriyle alış-verişidir. Hedef birimin cevabına geri iletim denir. Mesajların gidip geldiği yola kanal denir. Ne kadar çok duyu organı varsa kanal vardır demektir.

İşletmenin başlıca iki hedefi vardır: 1-Olup bitenler hakkında bilgi alıp vermek, 2- Kişilerin tutumunu etkilemek.

İMAJ: İmaj, bir kişi veya kurumun diğer kişi ve kurumların zihinlerinde isteyerek ve istemeyerek bırakmış olduğu, hizmetle ilgili personel, kullanılan araç gereçler çevresi hakkındaki fikirler, anlayış ve değerler şeklinde ifade edilir.

Kuvvetli ve kalıcı bir imaj oluşturulmasında şirketin kendisi hakkındaki öz düşüncesi önemlidir. İmaj sadece müşterileri değil işletmede çalışanlarında etkilemek için kullanılır. Başarılı olmanın kaliteden sonraki şartı: imajdır.

İNSANLARI ANLAMAK : Bir insanı etkili ve verimli yaptırabilmek için onu tanımak gerekirdi. İnsan çok yönlü ve bütünüyle anlaşılması zor bir varlıktır. İnsanını hareketleri sadece göründüğü gibi değerlendirilmemelidir. İnsanları anlamak için gözlem gücü ve o insanın değer yargıları bilinmelidir. Herkes için para önemli olmayabilir. Bu yüzdende güven sağlamak gereklidir.

İŞ DEĞERLEME : İş değerleme, yapılan işlerin ayrıntılı analiz ve tanımını yapıp kendi aralarındaki tanımını da yaparak, aralarındaki farklılıkların kolaylık ve zorluk esasına göre nesnel olarak ortaya konmasıdır. Önce işlerin analizi yapılmalıdır. Bilimsel ücret düzeni de iş değerlemeden yararlanılır.

İŞE GÖRE ADAM MI? ADAMA GÖRE İŞ Mİ? :Yöneticinin başarısı işe alıp çalıştırdığı iyi elemanla oranlıdır. Bu sebeple kadro seçerken dikkat edilmeli. Ekibiniz iyi ise sizde iyisinidir.

Değer hükümleri sarsılmış, değerleri sarsılmış, bir sisteme sahip olamamış, mevki ve makamlarda hak etmeyenlerce adeta talan edildiği ülkelerde bilgiye ve bilgili insana önem verilmez. Böyle ülkelerde herkes

birbirinden şikayetçidir ve oturup serzenişte bulunurlar. Sonraları ise felakettir. İş ve hizmet yerleri insana toplumun emanetidir. O emanet emin ellere verilmezse çarçur edilir. Toplum kaynayan kazana dönüşür, ehil olanlar safdışı bırakılır. Mücadele etmeleri dahi engellenirse o ülkede kıyamet kopmuştur.

İŞLERİN ÖNCELİK SIRASI : Herşey zamanında yapılmalıdır. Zamanında yapılmayan iş yanlıştır.Aylık yıllık ,günlük planlar, programlar yapılmalı işleri öneme göre sıralamalıdır. Ortaya konulan pek çok fikir kötülüğünden değil hatta iyi icra ve ifa edilmemesinden değil kötü zamanlamadan dolayı istenilen sonucu vermez.

İŞLETME-ÖRGÜT:İşletme herşeyden önce mal ve hizmet üreten iktisadi bir birimdir. Organizasyon belirli amaçları gerçekleştirmek için oluşturulmuş sosyal bir gruptur,mekanik bir araç değildir. Yapı organizasyon ortak amacı doğrultusunda bireylerin ilişki kurmasını sağlayan çevredir.Kuruluş bir insanlar grubudur.

İşletmede aşırı örgütlenme olmamalı , sıkıntıya sebep olan hiç kimse Honda’nın nasıl bir örgüt yapısına sahip olduğunu bilmez. Sadece bir çok araştırma grubu vardır.Yenilikçi ve esnektir.

Ekibin yapacağı hedef belirleme, organizasyon hedefe ulaşmadır.

İŞİ EHLİNE SORMAK, UZMANLARA DANIŞMAK: Kendini yetiştirmiş ve alanında söz sahibi olmuş bir insana danışmak , insanı yanlışlardan korur. İstişarenin önemi insanlık tarihinde ne kadar önemli , büyük iş ve hadiseler meydana gelmişse hepsi ortak bir düşünce ve tecrübenin ışığında olmuştur. Kendinize daha akıllı bir danışman bulup ona danışın

Bir çok insanla uğraşan ilk insan siz değilsiniz . Bilen bir insana danışın. Her şeyi kendi başına yapmaya çalışmamalısınız, ve potansiyel kaynaklardan mahrum olmamalıyız.

KALİTE ÇEMBERLERİ: Kalite çemberleri personelin yaptıkları işle ilgili çeşitli sorunları kaynakları ve sebeplerini birlikte çalışarak ve çeşitli toplantılar yaparak araştıran, bulan ve tepe yönetimine rapor eden gönüllü kişilerden oluşan bir gruptur. Kalite çemberlerinin 5 grubu vardır.1. Yürütme komitesi 2. Grup rehberi 3.Kalite grup lideri 4.Kalite grup üyeleri 5.tepe yönetimi ve onun yaklaşımı . Kalite çemberlerinin en önemli özelliği tasarrufu sağlamasıdır.

KALİTE TUTKUSU: Müşterilerde ilişkilerde hiçbir şey kusurlu maldan daha yıkıcı olamaz. Müşteriden kalite konusunda yorum istenmeli ve bu yorumlar çerçevesinde değişiklikler yapılmalıdır. Eğer mallarınız kalitesi sebebiyle alınıyorsa kaliteniz düştüğü anda kaybedersiniz.

KARARLILIK SAMİMİYET; HEYECAN: İnsanların davranışları arasında ki farkın sebebi problemlere karşı insanların farklı tepki vermesidir. Bir işe başlamadan önce kuvvetli bir arzu ile başlanmalıdır. İleriye bakmalı ve geri dönmek imkanını elinden geldiğince güçleştirmelidir.

İnanç; Yaşama anlam kazandıran ve yön veren yönlendirici bir itakat yargı,hırs yada prensiptir. İnançlar amacımıza giden yol haritamız pusulamız ve amacımıza ulaşabilmeyi garantiliyen aracımızdır. İnançlar, ne istediğinizi görmenize ve onu elde etmenize yardımcı olacaktır.

KARAR VERME: Başarılı yönetici hızlı karar vermenin cazibesine, zamanına göre, kapılmaz. Başarılı yönetici kararın ne zaman bir ilkeye dayanması ve ne zaman durumununu iyi ve kötü tarafları göz önünde tutularak ve pragmatik biçimde (izlenecek yol, yöntem) verilmesi gerektiğini bilir.

_ Bir karar “Uygulamaya geçilmedikçe” karar değil iyi niyietli bir girişimidir.

_Karar verirken doğru seçimi yapmak için atılacak adımlar:

_Hangi temelde karar verilecinini belirlenmesi

_Karar vermek için gerekli bütün verilerine toparlanması

_Mevcut verilerin çözümlenmesi

_Alternatif çözümlerin tanımlanması

_Her alternatif ilgili ihtimalin araştırılması

_Alternatiflerin birbiriyle kıyaslanması

_Alternatiflerden birinin seçilip gereğinin yapılması

_Kötüde olsa bir karar almak hiç karar almamaktan yeğdir.

_Üzüntü korku ve baskı ananda karar alamamlı

_Muhatabların hoşuna gitmeyecek kararlar için nedenelerinin açıklanması

_İnsanlara otorite vererek sorumluluk yüklenmeli.

KAPINIZ HER ZAMAN HERKESE AÇIK MI?:

*Öğrenilmesi gereken ilk dil tatlı dildir.(Barış Manço)

*Herkes saygı bekler. Siz saygılıysanız onlarda size karşı saygılıdır ve onu etkilersiniz.

*Bir insanın kalbine girmenin yolu kendisinin iyi yönlerini bilmek ve saygılı olmaktır.

*Hiç bir çalışanınızın, size söylemek istediği şeyi sizin tavırlarınızdan dolayı söylemekten vazgeçmemelidir.

*Kapı açık olarak yönetim ama alalede gelenleri engelleme

KOLTUĞU BIRAKABİLMEK :

*Normal bir insan hangi mevkide olursa olsun vazifesinin hakkını veremiyorsa vazifeyi teslim etmeyi bilmeli yoksa daha kötü sonuçlara azledilir.

*En uygun hareket tarzı, yapamayacağı vazifeyi en uygun şahsa teslim etmek.

*Emekli olduktan sonra kılavuzluk sırası sizdedir. Bunu ziyan etmeyip kullanmalısınız. Sizden sonraki insanların işlerini kolaylaştırmak kadar iyi bir miras az bulunur.

KOORDİNASYON:*Koordinasyon; örgüt üyelerinin çabalarını birleştirmek, zaman açısından uyumlu kılmak amaca varmak için iş ve eylemleri birbiri ardına getirmek ve birbirini tamamlamak için en önemli fonksiyondur. *Örgütün bölümlerinin birbiriyle uyumlu çalışması şarttır. Yoksa bozulur ve geriler. *Örgüt büyüdükçe kompleksleşir ve haberleşme zorlaşır. (Dikkat lazım).*Koordinasyon fonksiyonun duyarlı ve düzenli yürüyebilmesi için temel ilkeleri 1-Sorumlu kişilerin yüz yüze görüşmelerinin sağlanması 2-Çeşitli bölümlerin bir problem hakkında uzlaştırılması 3-Koordinasyon fonksiyonun sürekli uygulanması

*Büyüyüp kompleksleşen örgütlerin işlevlerinin kaybetmemesi için yapılacaklar:

1-İyi ve yalın örgüt kurulmalı

2-Plan ve programlar uyumlaştırmalı.

3-İyi bir iletişim düzeni kurulmalı,

4-Örgütte işbirliği anlayışı geliştirmeli

5-Çalışanların koordinasyona gönüllü katılımların sağlanılması.

KRİZ : Kriz çözmede yararlı sorular: _Durum ne kadar kötü? _Olabilecek en kötü şey nedir? _Bu karmaşanın ana etkenleri ne? _Seçenekler ne? _Elimizdeki seçeneklerin hağgileri aynı anda geçerlidir. Krizin çözümü için takip edilecek dokuz aşamalı süreç.

1_ Problem öğrenilmelidir.

2_Problem öngörülen amaç çerçevesinde belirlenmelidir.

3_Soru sormalı ve veriler toplanmalıdır.

4_Eldeki veriler titizlikle incelenmelidir.

5_En uygulanabilir seçenekler ortaya çıkarılmalıdır.

6_Bir deneme çözümü seçilmelidir.

7_Çözümün işlerliği pilot bir noktada denenmelidir.

8_Son çözüm biçimi hazırlanmalıdır.

9_Çözümün önerisi uygulanmalıdır.

KUSURSUZLAŞMA, MÜKEMMELLEŞME: Çoğu kişi kendisi istemediği için yöneticilikte başarılı olamaz. Yöneticilikte başarılı olmak için gerekli şartlar sonradan kazanılabilir, geliştirilebilir, mükemmelleştirilebilir.

Kusursuz yenilikçi şirketleri diğerlerinden ayıran 8 nitelik :

1-İşin üstesinden gelebilmek için eylemden yana olmak

2-Müşteriye yakın olmak,

3-Özerklik ve girişimcilik,

4-İnsanlar aracılığıyla verimlilik,

5-İşin içinde olmak insanlara yönelmek,

6-En iyi beceriler işe bağımlı kalmak,

7-Yalın biçimli ve az kurmaylı kalmak,

8-Gevşek ve sıkı yapı özelliklerinin bir arada bulunmasını sağlamak.

MALİYETLERİMİZ: İşletme kar getirmiyorsa o işten kurtulmak lazım. İşletme bütçesi düzenlemekle aile bütçesi düzenlemek arasında çok benzerlik var.

Azıcık hata çok masraf demektir. Artan masraf ise mutlaka kar demek değildir. Ekibi kontrolünü mutlaka, tamamen muhasebeye bırakılmalıdır.

MAAŞLAR ÜCRETLER : Her yıl astların maaşlarının adilliği kontrol edilmeli maaş tespit edilirken geçim şartları gözden geçirilmeli. Herkese fazla ödeme yapılabilir. Ama o ileriye yatırımdır. Ücretlerden yapılan kesinti sıkıntı veya kar değildir. İyi eleman kim fazla verirse onun yanında çalışır.

MİSYON : Örgütler birtakım amaçları gerçekleştirmek için faaliyetlerde bulunurlar. Tanımı yapılmayan, analiz edilmeyen ve üyelerince benimsenmeyen örgütün amaçlarını gerçekleştirmesi güçtür. Kişilerin ve işletmeler amaçları kişiliği ve tarzı misyonla açıklanır. Herhangi bir amacı gerçekleşmeyi isteyen örgüt strateji belirlemeli. Bir hafta, beş hafta, bir yıl, on yıl sonra ne olacağı tanımlanmalı ve çaba sarfetmeli.

Misyon(Kelime anlamı): Bir kişi veya topluluğun üstlendiği özel görevdir.

(Terim anlamı): Örgüt üyelerine bir istikamet vermesi ve anlam kazandırması maksadıyla belirlemiş ve örgütü diğer benzer örgütlerden ayırmaya yarayacak uzun dönemli görev veya araçtır.

MODELLEME : Modelleme iç temsilcilerin sırasını ve bir kişinin bir görevi başarmasının sağlayan davranışları keşfetme sürecidir. Bir şeyi yapmak yada başarmak için herşeyi yeniden keşfetmeye gerek yoktur. Deneme yanılma bir şeyin dışında iyi bir yöntemdir.

MOTİVASYON : Motivasyon insanların başarılı olmalarına kişisel tatmine ulaşmalarına yardımcı olmaktır. Yöneticiler her ekip elemanını işlerinden bekleneni bulmalarına yardımcı olmak zorundadırlar. Yanımızdaki insanların neyin mutlu ettiğini bilip onları mutlu etmelidirler Personeli cesaretlendirip takviye etmek ona değer verildiğine hissetdirmek takdirlerinizi meslektaşlarınız arasında yapmanız gereklidir.

MUHASEBE  : -Bütçeler hiç bir zaman en alt kademedekilerin yöneticiler tarafından hazırlanıp alt kademedekilere dağıtılmamalıdır. -Bütçe ile ilgili bilgiler ve görüşler herkesin kolayca anlayacağı bir dilde olmalı. _ Her yeni harcamaya göstermelik mi gerekli diye bakılmalı. -Muhasebesi mazeretiçi ise dikkatli olunmalı. - Sonsuz sayıda muhasebe sistemi vardır. Biri seçilmeli ve değiştirilmemelidir. -Muhasebeci imzaladığı her evrakı anlamış ve doğruluna inanmış olmalıdır. -Muhasebeye o işin kurdu olan birini istihdam etmek lazımdır.

MÜŞTERİ ODAKLI OLMAK :- İşletmeler hizmet ettikler insanlardan çok şey öğrenir.-Başarılı olmak isteyen işletmeler müşterilerine yakındır. -Müşteriyi anlamayan için de anlayamaz. _Başarılı işletmeler çok iyi dinleyicilerden. -Müşterilerin başarılarımızı bilmeleri lazımdır. -Müşterileri elde tutmak için onlardan hatırlanmayı ve başkalarına tavsiye edilmesi istenmeli.

MÜZAKERE : -Günümüz dünyasında en çok karşılaşılan insanlar arası ilişki biçimidir. - Müzakere; çıkarları birbiri ile çatışan en az iki yada çok kişinin yada grubun söz konusu çıkan çatışmasına neden olan konu üzerinde nasıl bir davranışta bulunacaklarına iliştin ortak karar verme sürecidir. -Müzakerede arzulanan sonuca ulaşmak için ön hazırlık.

OBJEKTİFLİK:- İfadelerde yanlış anlaşılması muhtemel sözler kullanmazdı. -Olaylardaki sıkıntıları başka olaylara yansıtılmamalı. -Duygularla değil akıllı hareket etmesi. -Peşin hükümlerden kaçınılmalı.

ORGANİK YAPILAR : -Organik yapıdan emir komuta zinciri denen şey anlaşılır. -Organik yapılar insan ağırlıklı yapılardır. -Organik yapılarda maliyetle değil nitelikte odaklaşmadır.-Organik yapılarda yönetim eğlencelidir.

OTO KONTROL : Oto kontrol genel olarak bütün yaşamımızda, özel olarak iç yaşamımızda ne yapmak istediğimize karar vermek ile başlar. _Oto kontrol problemleri: 1. Hergün yapmamız gereken şeyler nelerdir? 2-Periyodik olarak yapmamız gereken şeyler nelerdir? 3-Arada sırada yapmamız gereken şeyler nelerdir? -Ama ve hedeflere ulaşmak için zaman, değil yapılanları düzene koymak lazımdır.

ÖDÜLLENDİRME:İnsanlar zaman zaman örgütten birşeyler bekler işini iyi yapana teşekkür önemsiz bir ödüllenme iyi kullanılırsa mali ödüllerden daha etkilidir. Hijyen faktörleri ; çalışma şartlarının niteliği etkili denetim eşitliği gösteren şirket politikaları adil yönetimdir. Bunların eksikliği motivasyonu düşürür beklenmeyen aralıklı ödüller daha etkilidir. Ödüllendirmeye alakalı sistem kurmaya çalışmalıdır .

ÖNDERLİK:Herhangi bir konuda birikimimiz ve bilgimiz arttıkça güvenimiz de artar.Önderlikte böyledir.Karizma;Kesin şekilde belirlenmiş hedefe varmak için güçlü bir istek ve kararlılık ve gruplarla iletişim kurabilme ustalığının karışımıdır.Gerçek önderler kendilerini değişik duruma uyarlamasını bilenlerdir.Önderlik;sabır dikkatli bir şekilde dinlemek sık sık cesaretle konuşmak, inandırıcı eylemlerle sözleri pekiştirmek zamanında sert olmaktır.

ÖRGÜT GELİŞTİRME:Örgüt bir çevre içinde faaliyet gösteren ve pekçok alt sistemlerden oluşan bir bütündür.Örgütün çevresi sürekli değişir ve gelişir.Kendilerine hayat veren bir çevre içinde yaşarlar.Bu çevre son yıllarda karmaşıklaşmıştır.Bu da gelişimi zorlar.

ÖRGÜT KÜLTÜRÜ:Örgüt kültürü;kurallar politikalar adet ve gelenekler gibi resmi yapı ve kişiler arası ilişkilerde açıklık, güven, kabul etmeme grup süreçlerine katılma gibi birtakım değerler ve tutumlardan meydana gelir.

  • Her örgütün belirli bir fiziksel yapısı ve açıklığı olmayan kültürü vardır.
  • Her örgütün kültürü farklıdır
  • Kültürün temelini hazırlayan özellikler;
    1. Kişisel özellikler
    1. Yapı
    1. Destek
    1. Kimlik
    1. Performans-ödül
    1. Çalışma toleransı
    1. Risk toleransı

-Her örgütte bu kültürler farklıdır.bir örgütün stratejisi ve kültürü uyum içinde ise yönetim kabiliyeti yüksek olur.

PAZARLAMA:Pazarlama işletme amaçlarını gerçekeştirmek, mevcut potansiyel müşterilerin istek ve arzularını tatmin etmek için mal ve hizmetleri üreticilerden tüketiciye yönlendiren faaliyetlerin tümüdür.Pazarlama faaliyetleri üretimden önce başlar ve satış faaliyetlerinden sonra da devam eder.

PERSONEL ÇIKARMAK:İşletmedeki ortamı cehenneme çeviren elemanlar kovduklarımız değil kovamadıklarımız ve kovmadıklarımızdır.Personel çıkarmaya yöneticiler tatsız bir iş olduğundan, girişmek istemezler ancak işletmenin yararı için bu lazımdır.

PERSONELE DEĞER VERME:Personelin kıymetini bilmek gerekir.Bir sanayici iflas etmiş ise;

a)Elemanları yok olmamışsa en az üç senede toparlanır

b)Elemanları gitmiş ise artık onun ömrü yetmez

PERSONELE ÖZERKLİK VE İNSİYATİF TANIMAK:Bir işletmenin verimi bütün çalışmaların toplamıdır.Personele ne yapılacağı söylenmelidir.Astların inisiyatifini ortadan kaldırmak gelişmelerini ve sorumluluk üstlenmelerini engeller.

PLANLAMA:Nereye gideceğinizi bilmiyorsanız hiç bir yol sizi oraya götürmez .Planlama yöneticinin geleceğe bakmasına ve uygun olan hareket yollarının incelenmesini sağlayan süreçtir. İyi bir planın belli başlı özellikleri; Açıktır, Kesin ve geçerli bir amaca yöneliktir, en az giderle yapılır.

PROBLEMLERİN ÇÖZÜMÜ: Yönetici problemi çözen kişi demektir başarılı işletmelerin temel özelliklerinden birisi karmaşık öğelerin oluşturduğu baskıya karşı işleri basite indirmeleridir. Problemleri çözme sorumluluk ister. Personelin sadece şikayetini dinlememeli çözüm istemelidir.

PROFOSYONEL DÜŞÜNMEK:Diğerlerini bilenler akıllıdırlar ama kendini bilenler daha akıllıdır. Profesyonel düşüncede işin incelenmesidir. İşçilerle ortak olarak yapılması bile en azından onların düşünceleri alınarak yapılması şarttır. Profesyonel düşünceye sahip olanların en büyük rakibi kendileridir.,

PROJE TAKIMLARI OLUŞTURMAK: Çeşitli nitelikteki personelin bir araya gelip grup çalışması yapmasıdır. Başarılı birer organizasyon olurlar.

REKABET: Aynı amaca ulaşmak isteyenlerin birbirleri arasındaki mücadeledir. Rakiplerin güçlü ve zayıf tarafları bilinmelidir.

REKLAM: Potansiyel tüketicinin dikkatini çekmek için yürütülen faaliyetlerdir.Önemli olan nokta cazip bir özellik ortaya çıkarmaktır.

SABIR : Sabır bizde olaylara karşı uyanan direnme gücü insanın belli bir yaşa olgunluğa ve seviyeye gelmekle elde edebileceği kuvvetir. Kendiliğinden ortaya çıkmaz.

SATIN ALMA: Alırken kazanmak lazımdır. Önemli olan aynı kalitedeki malın daha iyi şartlarda nasıl alına bileceğidir . Satın alma işini ne kadar uzatırsanız . O kadar yararlıdır.

SATIŞLAR: Bazı insanlar doğuştan satıcıdırlar . Cazip satışlar yapmaya çalışmalıdır.

Satış için bazı kurallar :

  1. Karşınızdan tepki gelmiyorsa ilgisizlik olarak yorumlamayın
  1. Soru sorun ve akıllıca olsun
  1. Çok hızlı konuşmayın
  1. Ürünü mantıklı bir plan çerçevesinde sunun
  1. Müşterinin itirazının hal etmeye çalışın
  1. Söylediklerinizi sık sık tekrarlamayın

STRATEJİK YÖNETİM : Stratejik yönetim algılanabilmesi ve gerçekleşe bilmesi için beş evreli model

  1. Başlangıç durumunun analizi
  2. stratejileri,n formüle edilmesi
  3. fonksiyonel politikaların hazırlanması
  4. Organizasyon hazırlanması

STRATEJİ GELİŞTİRME : Strateji geliştirmek için sorulacak sorular.

  1. Nereye varmak istiyoruz ?
  2. Neredeyiz
  3. Ne yapmalıyız
  4. Nasıl ilerliyoruz

STRES : Stres insan vücudunda yer alan kimyasal bir süreç olmakla beraber aynı zamanda vücudun çevreden gelen baskılara uyum sağlamasının normal bir sonucudur.

TECRÜBE VE DENEYİM:İnsanların hata yapması onların doğal zayıflığı bunları bir daha yapmamak tecrübedir.Deneyim kusursuz bir öğretmendir.

TEMİZLİK VE DÜZEN:Temizlik ve düzen imaj toplar.İşletme içindeki müşterilerin iş takibini kolaylaştırmak için yerleştirilmiş olan yön levhaları pırıl pırıl mekanlar örgütün tekrar tercih edilmesinde ölçüdür.

TESLİMAT VE SUNUM:Teslimatı zamanında yapmak şirketin imajı açısından çok önemlidir.Genel olarak malların tüketiciye ulaştırılmasına teslimat, hizmetin tüketiciye ulaştırılmasına ise sunum denir.

TEŞEKKÜR VE TAKDİR:Teşekkür ve takdir gönülleri alır ve içi ısıtır.Başarılı olan yöneticileri takdir edersek onu vazifesine bağlamış oluruz.

TERFİ:Terfi genel olarak ileriye doğru yükselme olup personelin örgüt içinde daha üst kademedeki bir işe atanmasıdır.Personelin gördükleri ve öğrenim düzeyi vefaları, samimiyetleri, deneyimleri, başarabilme durumları kontrol edilmeli ve çıkan sonuca göre de terfi yapılmalıdır.

TOPLAM KALİTE YÖNETİMİ:Günümüzde kalite şirketleri rakipleri karşısında üstünlük sağlamakla birlikte ayakta kalmalarını sağlar.Kalite yönetim programı şu aşamalardan geçmelidir:

  1. Yönetim sürecinin her yanını programlama
  2. Organizasyon şemaları
  3. Sistem
  4. Ölçüm
  5. Araçlar
  6. Müşteri
  7. Tasarım
  8. Satın alma
  9. İmalat
  10. Yardımcı hizmetler
  11. Personel

TOPLANTI SANATI:Toplantılar bazen zaman israfına yol açan etken olmaktadır.Buna dikkat edilmelidir. Toplantılar insanlar için yönetilir. Ona insanlar katılır.

TÜKETİCİYE SAYGI VE KORUNMASI:Hedef yalnızca kendi amaçlarını gerçekleştirmek olamamalı bulunduğumuz toplumda hizmet etmeliyiz.Tüketici korunmasında üç önemli husus vardır;Üretici, tüketici ve devlettir.

VİZYON:Vizyon, realist güvenli bir örgüttür. İnsan grupları tarafından benimsenmiş bir idealdir.Doğru bir vizyon personeli eyleme geçirir.

YENİ FİKİRLER:Daima yenilikler peşinde koşmak kar getirir.Bir işletmede farklı fikirlerin ortaya atılması hayal gücünün gelişmesi için gereklidir.Yeni fikirlerin ortaya çıkmasını engellememek lazımdır.

YETERİNCE PERSONEL:Mükemmel bir işeltme yönetimi en az çalışanla en büyük imkanı sağlayandır.

YETKİ DEVRİ:İşletmede faaliyetlerin sürdürülmesi için personelin uyumla ve bir düzen içinde yaşamasıdır.Yetki devri yönetimin olmazsa olmaz şartlarından biridir.Personelin işine karışanlar yanılırlar.Başarı olursa sahiplenilir olmazsa işler iyi gitmez.

YERİMİZE GEÇECEKLER VAR MI:Alternatif eleman yetiştirilmelidir.Bir kadro için birden fazla eleman yetiştirilmeli 1-5-10 yıllık planlar yapılmalıdır.

YÖNETİCİ: Yönetici genel olarak bir iş veya bir işletmenin veya bir bölümün belirlenmiş amaçları etrafında yönlendirilmesi , faaliyetlerin sonuçlarının değerlendirilmesi görevini yürüten kişidir. İyi bir yönetici insanlarla diyalog kurmalı problemleri ile ilgilenmeli çözüm için elinden geleni yepmallıdır .

YÖNETİM : Yönetim faaliyeti insanın var olmasıyla ortaya çıkan bir olgudur .Yönetim insanların tek tek gerçekleştiremeyecekleri amaçlarına ulaşabilmek için yürüttükleri grup faaliyettir. Karmaşık ve çok aşamalı bir süreçtir.

YÖNETİME KATILMA : İşletmeler ve bunların nasıl yönetilmesi gerektiği üzerinde durmaktadır. Kararlar da rol oynayacak kişilerin oluşturduğu bir grup yönetimi türüdür.Yönetim katılma dört türlü olmalıdır.

  1. Gönüllü katılma
  2. Temsili katılma
  3. Eşit sayıda katılma
  4. Sendikal katılma

ZAMANIN YÖNETİMİ : Zaman hiçbir ayrım yapmadan bütün insanlara etki eden yegana kaynaktır. Zamanın etkili olarak kullanılabilmesi için

  1. Bir zaman kütüğü hazırlanmalı
  2. Günlük zamanın nasıl kullanılacağı gösteren bir plan hazırlanmalı
  3. Hazırlanan plan uygulanmalı
  4. Günün bitiminde zamanın nasıl harcandığı kontrol edilmeli ve günün değerlendirilmesi yapılmalı
 
  sitemizi 21577 ziyaretçi ziyaret etti


 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol